Gerçek zeytinyağını sahtesinden ayırmanın en kolay yolu: 'Bu fiyatın altındaysa satın almayın'

Bin ton yağın kilosunu 250 TL’den aşağıya satmazsınız. Son yıllarda uluslararası piyasalarda zeytinyağı fiyatındaki artışın Türkiye’ye de etki ettiğini ve artan fiyatlar sebebiyle e-ticaret siteleri üzerinden hakiki zeytinyağı adıyla ucuza hileli zeytinyağlarının satışının arttığını ifade eden Başkan Çondur, “Son 2 yıldır, özellikle dünyanın en büyük üreticisi olan İspanya’daki mevcut kuraklık dolayısıyla rekolteleri 1 milyon 600 bin ton seviyesinden 600 bin tonlara kadar geriledi. İnsan sağlığı için de içerisinde bulundurduğu fenoller açısından da özellikle kanser gibi hastalıklara da müthiş iyi gelen bir yağdır. Bu yağlar karışıktır. Bu yükselme, gerçek üretici ve gerçek bu işin markalı, ambalajlı üretimi ve satışını yapanlar için olumlu olarak seyretse de bazı olumsuz olaylara da yol açmış durumda. “SAHTE RAPORLARLA PAZARLAMAYA ÇALIŞIYORLAR”Hileli zeytinyağlarının satışı noktasında tüketiciye büyük görevler düştüğünü ifade eden Çondur, hileli yağların kanserojen etkiye sahip olduğuna dikkat çekerek, “Bu yüzden tüketicilerimize çok büyük görevler düşüyor. Mesela tağşiş yapan kişinin ticaret hayatını bitireceksin. Ucuz yağlara lütfen rağbet etmeyin” dedi. Bunun çözümü ise denetimlerin artırılması ve daha ağır cezalar getirilmesi. Zeytinyağının başına gelen işlemlerden asitliğine kadar, analizleri olmak üzere kalite kriterlerinin yanı sıra tağşişe yönelik analizleri de gerçekleştirebiliyoruz. Devlet, bu olayın üzerine çok gidiyor zaten. Tağşiş, zeytinyağının başka bir yağla hileli olarak karıştırılması anlamına gelir ve zeytinyağı Türk Gıda Kodeksi’ne göre başka hiçbir yağla karıştırılamaz. Gerçek zeytinyağı tüketimini artıralım. Ucuza yağ aldıklarını zannederek hileli taklit yağ alıyorlar. Gerçek zeytinyağları her zaman insan sağlığı için çok yararlıdır. O yüzden zeytinyağı tüketimini artıralım ama hileli yağ tüketimini değil. Geçen yıl özellikle Türkiye bu işten olumlu olarak ayrıldı. “TAĞŞİŞ SATIŞI YAPANLARIN TİCARI HAYATI BİTİRİLMELİ”Tağşiş yağ satışı yapanlara ağır cezaların uygulanması gerektiğini hatta ticari hayatının bitirilmesi gerektiğini ifade eden Aydın Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ahmet Bahri Erdel, “Tağşiş yağ üreticiler ve tüccarlar açısından çok büyük bir sıkıntı oluşturuyor. Kaliteli yağ ile kalitesiz yağın aynı eşdeğerde tutulması anlamına geliyor. Burada ihracatçılarımız, üreticilerimiz yağlarını getirir ve analizini yaptırırlar. Uzun vadede yedikleri bu karışık yağlar kanserojen etkiye sahip ve gerçekten insan sağlığına çok zararlı yağlar. Perakendede 300 TL ve üzerinde satılan bu yağlar kesinlikle, stok fazlası adı altında veya geçmiş yıl mahsulü adı altında 80-100 liralara pazarlanamaz. Bu cumhuriyet tarihinin en büyük üretimlerinden birisiydi. En kolay ayırt edilecek şey aslında fiyatı. Yani yurtdışı piyasalarındaki bu artış tabii ki Türkiye’ye de sirayet etti. Ne eski mahsul diye satar ne stok fazlası diye satar. Tüccarımız özellikle buna baktırır. Ticaret yapamayacak bir daha” dedi. Zeytinyağı meyve suyudur. Klorofil gibi maddeler de kullanıyorlar renklendirmek için. Vatandaşlarımız kesinlikle bu ucuz yağlara, taklit yağlara rağbet etmesinler. Bunlar tağşişli yağlardır. En kolay fiyatla ayırt edebilirsiniz. Ucuz yağ gerçek zeytinyağı değildir. ",Aydın Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Fevzi Çondur, son günlerde e-ticaret üzerinde hakiki zeytinyağı iddiasıyla satılan ve fiyatı piyasanın çok altında olan zeytinyağlarının, tağşiş zeytinyağı olduğu ve anlamanın en kolay yolunun fiyatı olduğuna dikkat çekerek tüketicileri dikkatli olmaya davet etti. Yağın asit derecesi belli olur, karışık olup olmadığı belli olur. Çünkü bunların toptan fiyatı, ton bazındaki, tanker bazındaki fiyatları 250 TL. Tağşiş zeytinyağının ilk bakışta hakiki zeytinyağından ayırt edilemediğini ancak laboratuvar analizi ile tespit edilebileceğini ifade eden Çondur, zeytinyağının başka yağlar ile karıştırılmasının da Türk Gıda Kodeksine göre yasak olduğunu belirtti. İnternetten bu zeytinyağı alışverişlerinde çok dikkat etsinler. “MUHAKKAK BİR HİLE VARSA AÇIĞA ÇIKARIYORUZ”Laboratuvar analizlerinde zeytinyağının karışım olup olmadığını kesin bir şekilde ortaya çıkarabildiklerini ifade eden Aydın Ticaret Borsası Özel Gıda Kontrol Laboratuvarı Gıda Mühendisi Mustafa Sönmez ise “Bizler Aydın Ticaret Borsası Özel Gıda Kontrol Laboratuvarı olarak zeytinyağının burada bütün hikayesini açıklayabiliyoruz. Gidiyor A firması kapandıktan sonra B şirketini kuruyor. Özellikle söylüyorum, markalı yağlara yönelimini artırsınlar. Çünkü yerseniz kanser olursunuz. Fakat bu işi yapan kişiler bunu meslek haline getirmiş. “EN KOLAY FİYATIYLA AYIRT EDİLİR”Fiziksel olarak ayırt edilemeyen hileli yağların en kolay fiyatıyla ayırt edilebileceğini vurgulayan Çondur, “Böyle fiziksel olarak bunları ayırt etmek mümkün değil. Kimyasal işlem görmeden tüketilebilen bir yağdır. O yüzden kesinlikle tüketicilerimiz bunlara kanmasın. Bu çok basit. Çok zararlı maddeler de barındırıyor. Marka ve fiyatla. Taş baskı, soğuk sıkım, erken hasat isimleri altında ama kilosu 250 liranın altında alınan her yağdan tüketicilerimizin şüphe duyması gerekiyor. Bunlar kesinlikle karışık yağlardır. Bu laboratuvar ortamında analizle ayırt edilebilen bir durum. Devam ettirebiliyor bu işi. Bunlara ne yazık ki, ulaşmamız da, denetimi de mümkün olmuyor. Bizim de amacımız bu yönde” şeklinde konuştu. Baya ağır cezalar uygulanıyor. Muhakkak bir hile varsa onu bulup açığa çıkartabiliyoruz” dedi. Bu yağlardan da kesinlikle uzak durulması gerekiyor. ",. Elinizde bugün bin ton yağ olsun. Yapıyor yani alışmış bir kere. Başka bir yağla zeytinyağının karıştırılması kanunen yasaktır” dedi. Özellikle kontrolü yapılamayan e-ticaret sitelerinde şuanda bu fiyatların çok altında fiyatlarla ambalajlı zeytinyağı satışı yapılmakta. Özellikle sterol analizimizde bu kaçmıyor. Çünkü geçen sene Türkiye yaklaşık 380 bin ton zeytinyağı üretti. Sahte analiz raporlarıyla, sahte belgelerle, internetten bunu pazarlamaya uğraşan çok satıcı var. Bunlar sadece işini layıkıyla yapan zeytinyağı üreticisine ya da tüccarına olumsuz yansımıyor, kendi sağlıklarına da olumsuz etki ediyor. Yani yaklaşık sadece 1 milyon ton sadece İspanya’nın üretimde kaybı var. Yağlarını Borsamızda kontrol ettirirler. Özellikle Avrupa üretimindeki bu düşüşten sonra uluslararası piyasalarda 3 bin 300 Euro civarında seyreden ton fiyatı yaklaşık 9 bin Euroya kadar yükseldi. 1 litreyi de 80 liraya kimse kimseye satmaz.

Gerçek zeytinyağını sahtesinden ayırmanın en kolay yolu: 'Bu fiyatın altındaysa satın almayın'

Zeytinyağının başına gelen işlemlerden asitliğine kadar, analizleri olmak üzere kalite kriterlerinin yanı sıra tağşişe yönelik analizleri de gerçekleştirebiliyoruz. Burada ihracatçılarımız, üreticilerimiz yağlarını getirir ve analizini yaptırırlar. ",Aydın Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Fevzi Çondur, son günlerde e-ticaret üzerinde hakiki zeytinyağı iddiasıyla satılan ve fiyatı piyasanın çok altında olan zeytinyağlarının, tağşiş zeytinyağı olduğu ve anlamanın en kolay yolunun fiyatı olduğuna dikkat çekerek tüketicileri dikkatli olmaya davet etti. Gidiyor A firması kapandıktan sonra B şirketini kuruyor. Bu cumhuriyet tarihinin en büyük üretimlerinden birisiydi. Gerçek zeytinyağları her zaman insan sağlığı için çok yararlıdır. Bunlar kesinlikle karışık yağlardır. Yani yurtdışı piyasalarındaki bu artış tabii ki Türkiye’ye de sirayet etti. ",. İnternetten bu zeytinyağı alışverişlerinde çok dikkat etsinler. Perakendede 300 TL ve üzerinde satılan bu yağlar kesinlikle, stok fazlası adı altında veya geçmiş yıl mahsulü adı altında 80-100 liralara pazarlanamaz. Çünkü bunların toptan fiyatı, ton bazındaki, tanker bazındaki fiyatları 250 TL. Tüccarımız özellikle buna baktırır. “MUHAKKAK BİR HİLE VARSA AÇIĞA ÇIKARIYORUZ”Laboratuvar analizlerinde zeytinyağının karışım olup olmadığını kesin bir şekilde ortaya çıkarabildiklerini ifade eden Aydın Ticaret Borsası Özel Gıda Kontrol Laboratuvarı Gıda Mühendisi Mustafa Sönmez ise “Bizler Aydın Ticaret Borsası Özel Gıda Kontrol Laboratuvarı olarak zeytinyağının burada bütün hikayesini açıklayabiliyoruz. Baya ağır cezalar uygulanıyor. Bu laboratuvar ortamında analizle ayırt edilebilen bir durum. Bunlar sadece işini layıkıyla yapan zeytinyağı üreticisine ya da tüccarına olumsuz yansımıyor, kendi sağlıklarına da olumsuz etki ediyor. Fakat bu işi yapan kişiler bunu meslek haline getirmiş. Vatandaşlarımız kesinlikle bu ucuz yağlara, taklit yağlara rağbet etmesinler. Zeytinyağı meyve suyudur. Uzun vadede yedikleri bu karışık yağlar kanserojen etkiye sahip ve gerçekten insan sağlığına çok zararlı yağlar. 1 litreyi de 80 liraya kimse kimseye satmaz. Ucuz yağ gerçek zeytinyağı değildir. Devam ettirebiliyor bu işi. En kolay fiyatla ayırt edebilirsiniz. Muhakkak bir hile varsa onu bulup açığa çıkartabiliyoruz” dedi. Çünkü geçen sene Türkiye yaklaşık 380 bin ton zeytinyağı üretti. Klorofil gibi maddeler de kullanıyorlar renklendirmek için. Geçen yıl özellikle Türkiye bu işten olumlu olarak ayrıldı. Özellikle kontrolü yapılamayan e-ticaret sitelerinde şuanda bu fiyatların çok altında fiyatlarla ambalajlı zeytinyağı satışı yapılmakta. Bunlar tağşişli yağlardır. Çünkü yerseniz kanser olursunuz. Elinizde bugün bin ton yağ olsun. Bunun çözümü ise denetimlerin artırılması ve daha ağır cezalar getirilmesi. Çok zararlı maddeler de barındırıyor. Yapıyor yani alışmış bir kere. “TAĞŞİŞ SATIŞI YAPANLARIN TİCARI HAYATI BİTİRİLMELİ”Tağşiş yağ satışı yapanlara ağır cezaların uygulanması gerektiğini hatta ticari hayatının bitirilmesi gerektiğini ifade eden Aydın Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ahmet Bahri Erdel, “Tağşiş yağ üreticiler ve tüccarlar açısından çok büyük bir sıkıntı oluşturuyor. Özellikle söylüyorum, markalı yağlara yönelimini artırsınlar. Kaliteli yağ ile kalitesiz yağın aynı eşdeğerde tutulması anlamına geliyor. İnsan sağlığı için de içerisinde bulundurduğu fenoller açısından da özellikle kanser gibi hastalıklara da müthiş iyi gelen bir yağdır. Tağşiş, zeytinyağının başka bir yağla hileli olarak karıştırılması anlamına gelir ve zeytinyağı Türk Gıda Kodeksi’ne göre başka hiçbir yağla karıştırılamaz. Bin ton yağın kilosunu 250 TL’den aşağıya satmazsınız. Ticaret yapamayacak bir daha” dedi. Yağlarını Borsamızda kontrol ettirirler. Özellikle sterol analizimizde bu kaçmıyor. En kolay ayırt edilecek şey aslında fiyatı. O yüzden kesinlikle tüketicilerimiz bunlara kanmasın. Başka bir yağla zeytinyağının karıştırılması kanunen yasaktır” dedi. Son yıllarda uluslararası piyasalarda zeytinyağı fiyatındaki artışın Türkiye’ye de etki ettiğini ve artan fiyatlar sebebiyle e-ticaret siteleri üzerinden hakiki zeytinyağı adıyla ucuza hileli zeytinyağlarının satışının arttığını ifade eden Başkan Çondur, “Son 2 yıldır, özellikle dünyanın en büyük üreticisi olan İspanya’daki mevcut kuraklık dolayısıyla rekolteleri 1 milyon 600 bin ton seviyesinden 600 bin tonlara kadar geriledi. Tağşiş zeytinyağının ilk bakışta hakiki zeytinyağından ayırt edilemediğini ancak laboratuvar analizi ile tespit edilebileceğini ifade eden Çondur, zeytinyağının başka yağlar ile karıştırılmasının da Türk Gıda Kodeksine göre yasak olduğunu belirtti. Bunlara ne yazık ki, ulaşmamız da, denetimi de mümkün olmuyor. Kimyasal işlem görmeden tüketilebilen bir yağdır. Ucuza yağ aldıklarını zannederek hileli taklit yağ alıyorlar. Bu çok basit. Mesela tağşiş yapan kişinin ticaret hayatını bitireceksin. Ne eski mahsul diye satar ne stok fazlası diye satar. Bu yağlar karışıktır. Devlet, bu olayın üzerine çok gidiyor zaten. O yüzden zeytinyağı tüketimini artıralım ama hileli yağ tüketimini değil. Yağın asit derecesi belli olur, karışık olup olmadığı belli olur. Ucuz yağlara lütfen rağbet etmeyin” dedi. Özellikle Avrupa üretimindeki bu düşüşten sonra uluslararası piyasalarda 3 bin 300 Euro civarında seyreden ton fiyatı yaklaşık 9 bin Euroya kadar yükseldi. Bu yükselme, gerçek üretici ve gerçek bu işin markalı, ambalajlı üretimi ve satışını yapanlar için olumlu olarak seyretse de bazı olumsuz olaylara da yol açmış durumda. “EN KOLAY FİYATIYLA AYIRT EDİLİR”Fiziksel olarak ayırt edilemeyen hileli yağların en kolay fiyatıyla ayırt edilebileceğini vurgulayan Çondur, “Böyle fiziksel olarak bunları ayırt etmek mümkün değil. Bizim de amacımız bu yönde” şeklinde konuştu. Taş baskı, soğuk sıkım, erken hasat isimleri altında ama kilosu 250 liranın altında alınan her yağdan tüketicilerimizin şüphe duyması gerekiyor. Gerçek zeytinyağı tüketimini artıralım. Marka ve fiyatla. Yani yaklaşık sadece 1 milyon ton sadece İspanya’nın üretimde kaybı var. Bu yağlardan da kesinlikle uzak durulması gerekiyor. “SAHTE RAPORLARLA PAZARLAMAYA ÇALIŞIYORLAR”Hileli zeytinyağlarının satışı noktasında tüketiciye büyük görevler düştüğünü ifade eden Çondur, hileli yağların kanserojen etkiye sahip olduğuna dikkat çekerek, “Bu yüzden tüketicilerimize çok büyük görevler düşüyor. Sahte analiz raporlarıyla, sahte belgelerle, internetten bunu pazarlamaya uğraşan çok satıcı var.